skip to Main Content

Rutin EEG Aktivasyon Yöntemleri Nelerdir?

Çekim esnasındaki kullandığımız aktivasyon yöntemleri sayesinde epileptiform anomalileri tespit etme oranımız artmaktadır.

Bazı hastalar istem kâğıtlarıyla bize ulaşırlar. Bazılarını da hastane bünyesinde birlikte çalıştığımız nöroloji doktoru ister. İstem kâğıdında doktor çekim esnasında hangi aktivasyon yöntemlerini kullanmamız gerektiğini mutlaka not eder. Bizler çekimde tüm istenilen aktivasyonları kullansak dahi bazı hastalarımızın çekimleri normal gelebilir. Kesin epilepsi tanısı konmuş hastalarda bile EEG %50 oranında normal olabilir. O an her şey normal çıkıp ertesi gün nöbet geçiren hastalarla da karılaşabiliyoruz. EEG o anki durumu gösteren bir çekim aracıdır.

Elinize bir istem kağıdı geldi ve doktor sadece Rutin Aktivasyonlu EEG veya Uyanık EEG çekimini işaretlemiş ve herhangi bir açıklama yazmamış. Bu çekimde hangi aktivasyon yöntemlerini kullanmalıyım diye düşünüyorsunuz. Hemen söyleyeyim o zaman; göz açıp kapama, hiperventilasyon ve fotik stimülasyon aktivasyonları rutin aktivasyon yöntemlerimizdir. Şimdi yöntemlerimizi biraz açarak inceleyelim..

  • Hiperventilasyon Yöntemi

Tıpta hiperventilasyon gerekenden daha hızlı veya daha derin nefes alma durumudur. Genellikle panik atakla birlikte gelen bayılma hissi, sersemlik, baş ağrısı, baş dönmesi, göz kararması, kulak çınlaması, hafif göğüs ağrısı, denge kaybı,  vücutta karıncalanma ve uyuşma hissine yol açar.

Çekime başlamadan önce hastaya mutlaka tansiyon, kalp, astım veya şeker rahatsızlığının olup olmadığını ve bu rahatsızlıklara dair herhangi bir ilaç kullanıp kullanmadıklarını sormamız lazım. Eğer bu rahatsızlıklar varsa hiperventilasyon yaptırmamamız gerekir. Eğer bu rahatsızlıkları yoksa mutlaka 3-5 dakika boyunca (dakikada 18-20 kez olacak şekilde) hiperventilasyon yaptırmamız gerekir.

Diyelim ki biz hastaya hiperventilasyon yaptırdık ve hastada yan etkileri bolca görmeye başladık. İlkyardım olarak nasıl bir yol izlemeliyiz? Çekim yaptığımız odada mutlaka kese kâğıdından yapılmış bir torba (naylon olmamalı) bulundurmalıyız. Belirtiler artarsa kısa bir süre çekime ara vermeliyiz. Kese kâğıdından yapılmış torbayı hastanın eline tutuşturmalıyız. Kesenin içine doğru ağız ve burun içeride olacak şekilde nefes almasını sağlamalıyız. Bu nefes aldırma tekniğimiz fazla derin nefes alma ile oluşan vücuttaki kimyasal değişimleri tekrar düzene sokar.

  • Bu aktivasyon yöntemi özellikle jeneralize 3 Hz lik diken-yavaş dalga deşarjlarının ortaya çıkmasında etkili bir aktivasyon yöntemidir. Ayrıca düşük oranda da olsa parsiyel epilepsili hastalarının lokal biyoelektrik patolojilerinin belirginleşmesini de sağlamaktadır.
  • Çocuklarda sıklıkla oksipital, erişkinlerde ise frontal bölgelerde belirgin olmak üzere tüm hemisferlere yayılan yüksek amplitüdlü yavaş dalgalardan oluşan hipersenkron aktiviteler hiperventilasyon cevabı olarak ortaya çıkar.
  • Fotik Stimülasyon Yöntemi

Bu aktivasyon yöntemine başlamadan önce eğer içeriye hasta yakını aldıysanız onların içinde epilepsi veya migren tanısı olan biri var mı diye mutlaka sormalısınız. Eğer bu tanıları almış bir yakın varsa ya dışarı çıkarılmalı ya da ışığın test yönüne dönmesini sağlayıp gözlerini kapattırmalısınız. Aksi takdirde hastayı bırakıp yakınıyla uğraşmanız an meselesi olabilir.

Aktivasyon hazırlığı olarak fotik stimülasyon aletini hastanın göz hizasında 30 cm kadar yakınlaştırarak yerleştirmelisiniz. Aktivasyon esnasında 10 saniye süreyle(aralarında 5 saniye boşluk olmak şartıyla) farklı frekanslarda yanıp sönen parlak ışık uyaranı uygulanır.

  • Fotik stimülasyon yöntemi ile jeneralize epilepsilerde görülen diken dalga, diken-yavaş dalga, keskin dalga, yavaş dalga ve çoklu diken-yavaş dalga formlarından oluşan jeneralize deşarjları net bir şekilde ortaya çıkarabiliriz. 

  • Jüvenil myoklonik epilepsili hastalarda görülen çoklu diken-yavaş dalga formlarının bulunduğu jeneralize deşarjların fotik stimülasyon yöntemi ile ortaya çıkmasına yüksek oranda rastlanır.

Kübra Kepekçi

2009 yılından beri Meltem Hastanesi bünyesinde çalışmaya devam ediyorum. Yıllardır farklı türde tecrübelerim oldu. Bu süreçte 2900 adet EEG çekimim oldu. Bebek, çocuk, genç, yetişkin, yaşlı, yoğun bakım hastalarının çekimlerini yaptım.

0 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir